TEKNOLOJİ VE TECRÜBEMİZLE PAZARA YÖN VERİYORUZ |
|
SİF İŞ Makinaları Türkiye Satış Direktörü Ömer Yılmaz:
“Teknoloji ve Tecrübemizle Pazara Yön Veriyoruz”
Yeni nesil Stage 5 emisyon seviyeli motorlara sahip makinelerini 2023 yılının başından itibaren pazara sunan JCB, Türkiye’de düzenlediği demo organizasyonuyla müşterilerin yanında olmaya devam ediyor. Kazıcı yükleyici serisine son yapılan geliştirmelerle 40 yeni özellik ekleyen marka, pazar payını ekskavatör de dahil olmak üzere her segmentte artırmayı hedefliyor.
Türkiye’de uzun yıllardır SİF İş Makineleri tarafından pazara sunulan JCB, ürün yelpazesinde önemli iyileştirmelere imza attı. Kazıcı yükleyici pazarında derin bir bilgi birikimi ve tecrübeye sahip olan, bu tecrübesiyle sektöre yön çizen marka, geçtiğimiz yıl ekskavatörlerini de Türkiye pazarına sunmaya başladı. Bu kapsamda bir demo organizasyonu başlatan ve farklı illerde müşterileriyle buluşan markanın Türkiye Satış Direktörü Ömer Yılmaz ile Bursa’da düzenledikleri etkinlikte bir araya geldik ve yenilikleri kendisinden dinledik:
Türkiye genelinde düzenlemekte olduğunuz bu demoların amacı nedir?
Özellikle müşterilerimizin fark yaratan yeni nesil makinelerimizi yakından görmelerini istiyoruz. Bu sebepten ötürü SİF JCB çatısı altındaki ürün yöneticilerimiz ve satış ekibimizle belirlediğimiz illerde demolar düzenliyoruz. Samsun ve Trabzon etkinliklerimizden son derece olumlu geri dönüşler aldık. Sergilediğimiz makinelerimiz hem beğenildi hem de birçok sipariş aldık. Halihazırda yer aldığımız Bursa’nın ardından İzmir, Ankara, Adana ve Hatay’da demo etkinliklerimizi gerçekleştireceğiz.
Turunuz kapsamında hangi makinelerinizi sergiliyorsunuz, öne çıkan özellikler neler?
Bölgenin taleplerine göre farklı ürünlerimizi ilgili bölgeye götürüyoruz. Örneğin Samsun ve Trabzon’da paletli ve mini ekskavatör ile yer aldık. Bursa’da ise mini, paletli ve birçok önemli değişiklik geçiren kazıcı-yükleyicilerimizle varız. Müşterilerimizin de ilk kez buluştuğu yeni kazıcı yükleyicimizin en öne çıkan özelliği operatöre hem ileri hem de geri gidişlerde büyük kolaylık sağlayan Dual Drive özelliğine sahip olması. Diğer taraftan yama silindirimiz ve ekskavatör serimizden 131X, 220X ve 245X modellerimizi de sergiledik. 40 tonluk ekskavatörümüzü ise yılın son çeyreğinde ülkemiz pazarına sunacağız.
“Ülkemizdeki 1.500 farklı tedarikçi, JCB için çalışıyor”
JCB’nin Türkiye ile olan köklü ilişkilerinde geldiğimiz noktayla ilgili neler söylersiniz?
JCB; kazıcı yükleyici ve telehadleri tamamen kendisi üretmesinin yanında ekskavatör, skid steer ve mini yükleyici gibi ürünlerin motor, şanzıman, aks ve diferansiyelini de kendisi adapte ediyor. Türkiye’de ise ülkemizin muteber şirketlerinden SİF olarak kendileriyle köklü bir işbirliğimiz var. Bu işbirliğinin de etkisiyle ülkemizdeki 1.500 farklı tedarikçi, JCB için çalışıyor. Sanayi Bakanlığımız da bu birlikteliğe son derece önem göstermekte. Örneğin JCB’nin dünya için geçtiğimiz yıl ürettiği 140 bin makinenin 120 bininin motor blogu Ankaralı bir firmamız tarafından üretildi. Bu da bizim için son derece gurur verici.
Ülkemizdeki kazıcı-yükleyici pazarını ve bu kapsamdaki etkinizi nasıl değerlendirirsiniz?
Kazıcı-yükleyici pazarındaki üstünlüğümüz yeni seri makinemizle daha da ivme kazandı. Stage 5 emisyon seviyesine sahip motorlara geçmemizle birlikte makinelerimize 40 yeni özellik daha eklendi. Bu özellikler hiçbir rakibimizde olmayan ve JCB know how’uyla sektörümüze kazandırılan artı değerler. 2005 yılından 2023 yılına kadar belli başlı güncellemelerle üzerine eklenen kazıcı yükleyici serimiz, ülkemizin en çok tercih edilen markası. Elbette bu tercih edilirlikte teknolojiye liderlik etmemizin yanında ülkemizde bu ürün kapsamında bir pazar oluşturmamız, alternatif parça üretecek seviyede bir ekonomi döngüsü inşa etmemizin de payı bulunuyor.
“JCB’nin dünyadaki en cimri motora sahip olduğunu söyleyebilirim”
Türkiye pazarındaki etkinizin bu sebepleri neler ve pazar payınıza nasıl yansıyor?
Öncelikle JCB’nin dünyadaki en cimri motora sahip olduğunu söyleyebilirim. Müşterilerimiz de bu durumu saha performanslarıyla birleştirerek ifade ediyorlar. Ayrıca operatör konforu, çalışma esnasında sunduğu iş güvenliği ve görüş açısı gibi birçok avantajı da üzerine eklememiz gerekiyor. Çok yönlü bu artılarla kazıcı yükleyicilerin yer aldığı sektörlere katkı sağlayan ve aynı zamanda kazıcı yükleyici pazarını oluşturan JCB, geçtiğimiz yıl pazar liderliğini de geri aldı. Bu yıl da aynı ivmeyle devam ediyoruz.
JCB’nin pazara sunduğu ekskavatörlerde geldiği noktayı aktarır mısınız?
2023 yılının Haziran ayında getirmeye başladığımız ekskavatörlerimizi, Kasım sonu itibarıyla ülkemiz müşterilerine stoklarımızı bitirerek teslim ettik. Bu yılın ocak ayı itibarıyla da yeni makinelerimizi pazara sunmaya devam ederek satışlarımızı artırmaya devam ediyoruz. Az yakması, seri oluşu ve saha performansıyla hem operatörler hem de birim zamanda çıkardığı iş açısından işletmelere düşük maliyetler çıkarmasıyla iddialı ve avantajlı bir seri pazara sunduk. Bu iddiamız, yer aldığımız serilerdeki isimlerimizin yük kapasitesinin daha altında bir rakamla lanse etmemizden anlaşılabilir. 220X modelimiz 24 ton, 131X modelimiz 15 ton ve kısa kuyruk dönüşlü 245X modelimiz ise 25 ton sınıfında iddialarını ortaya koyuyor.
“Telehandlerlar alanında sadece ülkemizde değil, dünya genelinde de lideriz”
Telehandler pazarının ülkemizde gelişimine de öncülük eden bir marka olarak pazarınız için neler söylersiniz?
Bu alanda rakip tanımıyoruz ve tüm ürün gamımızla hem inşaat hem tarım sektörünün ihtiyaçlarını karşılıyoruz. Sadece ülkemizde değil dünyada da lideriz. Yer aldığımız her ülkede yoğun bir taleple karşı karşıyayız. Türkiye’de stokta olan telehandlerlarımızın sevkiyatlarına devam ediyoruz. Pazar payımızı her geçen gün artırmamız ise sunduğumuz avantajlarla doğru orantılı.
Örneğin inşaat sahalarına sunduğumuz modellerimiz 4x4’ten 4x2ye geçişiyle hem yakıt avantajı hem de komponent dayanımının uzamasına olanak tanıyor. Çift çekerden tek çekere geçişe olanak tanıyan bu otomatik sistemimiz, tüm telehandler serimizde standart olarak sunuluyor. Bu özelliğimizi rakibi olmayan bir JCB farkı olarak tanımlayabilirim.
“İş makinelerinde küresel standartları belirleyen JCB markası, geleceği hidrojende görüyor”
Önümüzdeki dönemde JCB hangi teknolojilere odaklanacak?
Günümüzde elektrikli Teletruk makinelerimizi pazara sunuyoruz ve stoklarımızda da bu makinelerimizi hazır tutuyoruz. Ancak iş makinelerinde küresel standartları belirleyen JCB markası, geleceği hidrojende görüyor. Elektrikli makineler sektörümüz için ancak bir geçiş formu olabilir.
Bu kapsamda markamız, önümüzdeki yıl hidrojen yakıtlı makineleri seri üretimle devreye almaya hazırlanıyor. Dolayısıyla JCB, geçmiş yıllardan gelen köklü bir Ar-Ge ve hazırlık aşaması içerisinde çalışmalarını bu yönde sürdürüyor. Geleceğin hidrojen enerjisinde olduğunu gören ve bu doğrultuda hidrojen tankları hazırlığı yapan ülkelere ürünleri teslim etmek adına JCB tarafında kapsamlı olarak hazırlıklar sürüyor. Temennimiz elbette en kısa sürede ülkemizde de bu yönde altyapının oluşmasıdır.
“SİF JCB olarak markamızın pazara sunduğu en yenilikçi çözümlerin ülkemizde testini sağlıyoruz”
Peki Türkiye bu dönüşüme ne kadar hazır?
Ülkemiz koşulları inşaat sektöründe dünyanın birçok ülkesine göre fark atan ekonomisiyle önde olmasına rağmen kendine özgü bir yapıya sahip. Zorlu ve değişken coğrafyası sebebiyle her bir bölgenin makine ihtiyaçları farklılık gösteriyor. JCB ise bunun son derece farkında olarak bize apayrı bir önem atfediyor. İster ağır hizmet koşulları diyelim ister müteahhitlerin birbirinden farklı talepleri diyelim markamız bize en uygun ürünleri sunmak adına özel çözümler üretiyor.
Pazar koşulları en optimum hale geldiğinde JCB markamızın sektördeki dönüşümde öncü konumda olacağına eminiz. Biz de SİF JCB olarak markamızın pazara sunduğu en yenilikçi çözümlerin ülkemizde testini sağlıyor ve müşterilerimizin deneyimlemesini sağlıyoruz. Aldığımız geri bildirimler neticesinde de hızlı bir biçimde pazara sunmaya özen gösteriyoruz.