
İNŞAAT SEKTÖRÜ ZORLUKLARA RAĞMEN BAŞARILI BİR YILI GERİDE BIRAKTI |
|
İNŞAAT SEKTÖRÜ ZORLUKLARA RAĞMEN BAŞARILI BİR YILI GERİDE BIRAKTI
Gerek talep gerekse istihdam yaratma kapasitesiyle Türkiye ekonomisinin lokomotifi olarak gösterilen inşaat sektörünün önde gelen kuruluşlarını temsil eden Türkiye Müteahhitler Birliği (TMB), İnşaat Sektörü Analizi Raporu’nun Ocak 2025 sayısını yayımladı. “2025’te Dünyanın Rotası Belirsiz” başlıklı analizde, küresel ve ulusal ekonomi ile inşaat sektörüne ilişkin veriler değerlendirildi.
Raporda, inşaat sektörünün tüm zorluklara rağmen büyümeye devam ettiği belirtilerek “2024 yılı inşaat sektörü açısından oldukça zorlu geçmiş, ancak yaşanan tüm zorluklara rağmen sektör son iki yıldır aralıksız büyümeye ve yurt dışında başarılar kazanmaya devam etmiştir. Küresel jeopolitik gerilimler ile dünya siyasetindeki “öngörülemezlik” hali, ekonomi ile birlikte 2025 yılında da inşaat sektörünün seyrini etkilemeye devam edecektir” denildi.
Ertelenen projeler müteahhitlere ağır yük getiriyor
Sektörün ara eleman ve finansman sorunlarının devam ettiği vurgulanan raporda, inşaat sektörünün önümüzdeki yıla devredeceği sorun ve konular arasında yurt içinde en önemli gündem maddesinin kamu müteahhitlerinin gittikçe yükselen şartsız tasfiye hakkı beklentisi olduğu belirtildi. “Kamuda Tasarruf ve Verimlilik Paketi” kapsamında, kamu projelerinde tamamlanmak üzere olan işlere öncelik verileceği ve yeni projelerin ilerlemesinin yavaşlatılacağı açıklandı. Şantiyelerin açık kalması, teminat mektupları ve işletme giderleri gibi maliyetlerin müteahhitler üzerinde baskı yarattığı ifade edildi. Bu çerçevede, Türkiye Müteahhitler Birliği’nin, ertelenen kamu projeleri için yüklenicilere şartsız tasfiye hakkı sağlanması yönündeki taleplerini sık sık gündeme taşıdığına dikkat çekildi.
Afet öncelikli kentsel dönüşüm elzem
Deprem bölgesinin yeniden imarı ve depreme dayanıklı yapıya olan ihtiyaç ile ivme kazanan kentsel dönüşüm projeleri ile artan talebin konut satış rakamlarında görüldüğü belirtilen raporda, “Türkiye’nin yıllık yeni konut ihtiyacı yaklaşık 800 bin ile 1 milyon arasında değişiklik gösterirken, bu rakamlara deprem sonrası yaklaşık 650 bin yeni konut eklenmiştir. Bununla birlikte, yaklaşık 6-7 milyon konutun riskli olduğu ve yenilenmesi gerektiği belirtilmektedir” ifadelerine yer verildi.
Raporda, tüm odağın gelecek dönemde de deprem bölgesindeki konutların inşasına yoğunlaştırılacağı düşünüldüğünde, önümüzdeki dönemde de yeni konut arzı sorunu devam edeceği öngörüsü paylaşıldı. Uzmanlar tarafından sıklıkla yaklaştığı dile getirilen olası deprem uyarıları nedeniyle afet öncelikli kentsel dönüşümün ivedilikle gerçekleştirilmesi elzem bir konu olduğuna dikkat çekilen raporda, “İhtiyaç duyulan dönüşüm için devlet tarafından arsa maliyetlerini düşürecek adımların atılması, finansman kolaylığı ve sektörün yaşadığı nitelikli ara eleman sıkıntısı ile ilgili köklü reformların yapılması beklenmektedir” denildi.
En çok iş üstlenilen ilk 5 ülke Orta Doğu ve Afrika’dan
Raporda Türk müteahhitlik sektörünün yaşanan tüm zorluklara rağmen 2024 yılında küresel pazardaki gücünü koruyarak yurt dışında 57 ülkede toplam 28,6 milyar ABD doları değerinde 316 proje üstlendiği vurgulandı. 2024 yılında Türk müteahhitlerin en çok iş üstlendiği ülke 5,8 milyar dolarla Suudi Arabistan oldu. Onu 5 milyar dolarla Birleşik Arap Emirlikleri, 3,1 milyar dolarla Uganda, 2,2 milyar dolarla Gabon ve 1,7 milyar dolarla Cezayir takip etti. Müteahhitlik firmalarımız geleneksel pazarlarını korurken, yeni rotalarda büyüme fırsatları aramaya devam ediyor.

Türkiye Müteahhitler Birliği’nce 2024 yılının değerlendirildiği raporda, inşaat sektörüne ilişkin özetle şu tespitlere de yer verildi:
ÜST ÜSTE 8 ÇEYREK KESİNTİSİZ BÜYÜME:
İnşaat sektörü, 2024 yılı üçüncü çeyreğinde %9,2 ile genel ekonominin üzerinde bir büyüme kaydetmiş, ikinci çeyrek döneme ait büyüme rakamı da %6,5’ten %6,9’a güncellenmiştir. Böylece sektör, üst üste 8 çeyrek kesintisiz büyümeye devam etmiştir. Sıkı para politikası ve Kamuda Tasarruf ve Tedbir Paketi’ne rağmen gelen bu yüksek büyüme rakamlarına kuşkusuz deprem bölgesinin yeniden imarı ve özellikle büyükşehirlerde devam eden kentsel dönüşüm çalışmaları büyük katkı sağlamıştır. 2025 yılında da yavaşlamasına rağmen inşaat sektörünün pozitif büyüme trendini sürdürmesi beklenmektedir.
JEOPOLİTİK RİSKLER ÖNÜMÜZDEKİ DÖNEMDE DE DEVAM EDECEK:
Jeopolitik risklerin önümüzdeki dönemde de devam edeceği görülmektedir. Rusya-Ukrayna arasında devam eden savaşın seyri, Gazze ile ateşkes ilan eden İsrail’in Lübnan, İran ve Suriye ile olan ilişkisi, Suriye’de yaşanan gelişmeler inşaat sektörünü büyük ölçüde etkileyecektir. Bununla birlikte, geleneksel pazarlarımızdan olan Suudi Arabistan ve Irak’ta hayata geçirilmesi planlanan ve firmalarımızca yakından takip edilen çok sayıdaki alt ve üstyapı projesi ile yıllık 20 milyar ABD dolarlık hedefin 2025 yılında da aşılacağı öngörülmektedir.
YEŞİL DÖNÜŞÜM ACİL KONU OLARAK ÖNE ÇIKIYOR:
İklim değişikliği ile mücadele kapsamında; yeşil ve döngüsel ekonomiye geçiş sürecinde inşaat sektörünün, inşaat malzemeleri üretimi ve yapım metotları unsurları ile önemli bir rol üstlenmesi beklenmektedir. Küresel olarak endüstriyel üretimlerden kaynaklanan doğrudan karbon emisyonlarında; çimento, demir-çelik, kimya/petrokimya ve alüminyum gibi inşaat malzemeleri sanayi sektörleri öne çıkmaktadır. Bu sektörler başta olmak üzere inşaat malzemeleri sanayiinin Yeşil Mutabakat’ın getirmekte olduğu karbon emisyon düzenlemelerine uyumu için yeşil dönüşüm, acil ve öncelikli bir husus olarak ortaya çıkmaktadır. Aksi halde özellikle Türk inşaat sanayi malzemelerinin AB ülkelerine ihracatı zora girecek, Türk müteahhitleri AB ülkelerinde proje üstlenseler dahi Türk ürünlerini kullanmaları mümkün olmayacaktır. İnşaat sektörü bu yeni döneme adapte olmak için çalışmalarına 2025 yılında da devam edecektir.
MALİ YETERLİLİK KISTASLARI YÜZDE 50 ARTIRILDI:
Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’nca hazırlanan “Yapı Müteahhitlerinin Sınıflandırılması ve Kayıtlarının Tutulması Hakkında Yönetmelik”te yapılan ve 26 Aralık’ta Resmi Gazete’de yayımlanan güncellemeye göre müteahhitlerin mali yeterlik kıstasları (mali bilanço yeterliliği) %50 oranında artırılmıştır. Bu sayede müteahhitlerin ekonomik güçlerine göre tamamlayabilecekleri düzeyde iş almaları disipline bağlanmış, yeni müteahhitliğe başlayacakların üstlenebilecekleri iş büyüklüğünde de %15 civarında azaltmaya gidilmiştir. Bu güncelleme ile iş alabilme kriterlerinde “tecrübeye göre iş” anlayışının benimsenmesi hedeflenmiştir. Yine bu düzenleme ile ulusal yeşil bina sertifikası alan projeleri hayata geçiren müteahhitlere %5 ek puan verilerek, yeşil dönüşüm teşvik edilmiştir.
KONUT SATIŞLARINDA ARTIŞ SÜRÜYOR:
2024 yılında, önceki yılın aynı dönemine göre %20,6 artan konut satışları 1 milyon 478 bin 25 olarak gerçekleşti. Yıllık konut satış sayısının en fazla olduğu iller sırasıyla 239 bin 213 ile İstanbul, 134 bin 46 ile Ankara ve 80 bin 398 ile İzmir oldu.

“Geleceği de inşa ettiğimizin bilincindeyiz”
Rapor ışığında, inşaat sektöründeki gelişmeler hakkında bilgi veren Türkiye Müteahhitler Birliği (TMB) Başkanı M. Erdal Eren, 2024 yılında inşaat sektörü olarak yurt içinde ilgili Bakanlıklar ile deprem bölgesindeki yaraların sarılması ve bölgenin yeniden imarı için çalıştıklarını ifade etti.
‘Kamuda Tasarruf ve Tedbir Paketi’ çerçevesinde yurt içinde sınırlandırılan faaliyetlerin yurt dışı müteahhitlik hizmetleri ile telafi ettiklerini dile getiren Başkan Eren, “Ancak yavaşlatılan veya tümden durdurulan kamu projelerinin müteahhitlerine tasfiye hakkı verilmesi gerektiğini bir kez daha hatırlatmak istiyorum” diye konuştu.
2024 yılının tüm dünyanın zorluklarla mücadele ettiği bir yıl olarak geride kaldığını kaydeden Eren, şöyle devam etti: “Küresel ekonominin toparlanma sancısına savaşların neden olduğu yıkım ve dram eşlik etti. Devam eden Rusya-Ukrayna savaşı ile birlikte Gazze’de yaşanan trajedi, sadece ülkeleri değil tüm insanlığı derinden yaraladı. Yılın sonunda komşumuz Suriye’de iç savaşın sona ermesi ve sonrasında yaşananlar hiç şüphesiz bizler için de yeni bir ilgi alanı olmuş durumda. Tüm bu gelişmeleri değerlendirdiğimizde Türk müteahhitleri olarak savaştan değil, barıştan yana bir ulusun temsilcileri olmaktan gurur duyduğumuzu burada bir kez daha belirtmek isterim. Başka ülkelerin yıktığı yakın coğrafyamızdaki ülkeleri yeniden inşa etmek gibi bir görevi sorumluluk olarak kabul ediyoruz.”
Rusya’nın önemine de vurgu yapan TMB Başkanı Eren, “Sürmekte olan Rusya-Ukrayna savaşı sektörümüzü olumsuz yönde etkilemiş durumda. Bu talihsiz savaşın bir an önce bitmesi ve en büyük pazarımız olan Rusya’da yatırımların önünün açılmasını sabırsızlıkla bekliyoruz. Ukrayna’da da savaşın bitirileceği emarelerini memnuniyetle izliyoruz. Hepinizin bildiği gibi, Ukrayna’da devam eden savaş sürecinde de firmalarımız, tüm risklere rağmen çalışmalarına ara vermeden devam etmiş, bölgenin alt ve üstyapı ihtiyaçlarını karşılamak için özveriyle görevlerini sürdürmüştür. Bu süreçte edindiğimiz tecrübe ve bölgedeki güçlü varlığımızla, Ukrayna’nın yeniden imarı sürecinde de yer almaya hazırız. Bizler, müteahhitler olarak sadece yapıları değil; geleceği de inşa ettiğimizin bilincindeyiz” ifadelerini kullandı.

Orta vadede hedef 50 milyar dolar
Rusya-Ukrayna savaşının neden olduğu kaybı, yeni pazarlara açılarak ve mevcut pazarlardaki faaliyetleri artırarak telafi etmeye çalıştıklarını anlatan Eren, sözlerini şöyle sürdürdü:
“2024 yılında, özellikle Körfez ülkeleri ve Irak’a yoğunlaştık. Bu kapsamda, sektörümüz için büyük iş potansiyeli taşıyan Suudi Arabistan’ı hedef pazarlarımızdan biri olarak belirledik. Önümüzdeki dönemde Irak’ın kalkınmasında ve bölgenin istikrarında büyük rol oynayacak Kalkınma Yolu projesinde ve ülkedeki kalkınma hamlesi çerçevesinde hayata geçirilmesi planlanan tüm alt ve üstyapı projelerinde teknik müşavirlerimiz ve müteahhitlerimizin önemli roller üstleneceğine inandığımı belirtmek isterim. Türk müteahhitlerinin bu yıl da Suudi Arabistan ve Irak başta olmak üzere Özbekistan, Kazakistan gibi Orta Asya ülkelerinde, Romanya, Sırbistan, Makedonya gibi Balkan ülkelerinde, Hollanda, Portekiz gibi Avrupa ülkelerinde, Kuzey Afrika ve Sahra altı ülkelerinde ve potansiyel pazarlar olarak yakından izlediğimiz Uzak Doğu ve Latin Amerika ülkelerindeki faaliyetlerini artırmak amacıyla çalışmalarına devam edeceklerini bu vesileyle dikkatinize sunmak istiyorum.
Türk müteahhitleri olarak önümüzdeki dönemde yurt dışında her yıl üstleneceğimiz yeni proje tutarı hedefimizi; kısa vadede 30 milyar dolar, orta vadede ise 50 milyar dolar olarak korumaktayız.”
