Forum Makina

İş makineleri için ataşman ve kova üretiminde uzmanlık, kalite ve güvenin markası:

Galen Grup Çelik

İş makinelerinin iş yapan kısmı, üzerindeki ataşmanlardır. Makinedeki diğer bütün fonksiyonlar, onu desteklemek için çalışır. Dolayısıyla kullanılan ataşmanın tasarımının, dayanıklılığının ve performansının üretim üzerinde doğrudan etkisi vardır.

Her ne kadar ülkemizde ataşman denildiğinde aklımıza çoğunlukla kova, kırıcı ve yük kaldırma çatalları geliyor olsa da hem iş makinelerinin daha farklı alanlarda kullanılmasını sağlayan hem de yapılan işlerin kalitesini ve hızını arttıran çok çeşitli ataşmanlar bulunuyor.

Sektörde 30 yıldan fazla tecrübeye sahip Mehmet Yıldız tarafından 2004 yılında Ankara’da kurulan Galen Grup Çelik, günümüzde üretim portföyünde bulunan 250’nin üzerinde çeşitteki ataşman alternatifiyle iş makinesi kullanıcılarına inovatif çözümler sunuyor.

Galen Grup Çelik Üretim Sanayi ve Ticaret A.Ş. Satış ve Pazarlama Müdürü ve firmanın ikinci jenerasyonu Orkun Batuhan Yıldız ile bir araya gelerek faaliyetleri ve ülkemizdeki ataşman pazarı hakkında bilgi ve görüşlerini aldık.

Firmanızı tanıyabilir miyiz?

Galen Grup Çelik, bundan 16 yıl önce iş makineleri için kova ve ataşman üretimi yapmak üzere Ankarada kuruldu. Başlangıçta ağırlıklı olarak kova üretimi yapıyor olsak da zaman içerisinde gelişen uzmanlığımız ve pazarın talepleri çerçevesinde ürün portföyümüz oldukça gelişti. Günümüzde 250’den fazla çeşitte ataşman üretebiliyoruz. Hatta sadece iş makineleri değil, endüstriyel tesisler, madencilik ve savunma sanayine de hizmet sağlıyoruz. Özel üretim ihtiyacı olan firmalar bizi tercih ediyorlar.

“MÜŞTERİNİN İHTİYACINA YÖNELİK ÖZEL ATAŞMANLAR GELİŞTİREN BİR MÜHENDİSLİK FİRMASIYIZ”

Bunun temelinde ciddi bir mühendislik altyapımızın olması bulunuyor. Biz kendimizi sadece bir üretim firması olarak tanımlamıyoruz. Biz iş makineleri için kullanıcıya özel ataşmanlar geliştiren bir mühendislik firmasıyız. Kalite kontrolle birlikte 12 kişilik güçlü bir mühendis kadromuz var.

Halihazırda firmamız bünyesinde toplam 50 personel çalışıyor. Çalışanlarımızın %90’ı alanlarında 5 yıldan uzun tecrübeye sahip. Yine çalışanlarımızın %65’i meslek okulu, lisans veya lisans üstü diplomaya sahip bulunuyor.

Tesisleriniz ve üretim faaliyetleriniz hakkında bilgi verir misiniz?

Ankara’nın Kahramankazan’a bağlı Saray bölgesindeki üretim tesisimiz 16 bin metrekare alan üzerine kurulu bulunuyor. Burada 6 bin metrekarelik kapalı alana sahibiz. Ayrıca Ankara Ostim’de bir depomuz ve Konya’da bir dökümhanemiz var.

Yılda yaklaşık 1.500 ton malzemeyi işleyerek yüksek katma değerli ataşmanlara dönüştürüyoruz. Sektördeki diğer firmalardan farklı olarak biz seri üretim yapmıyor, müşterilerimizin ihtiyacına göre terzi usulü çalışıyoruz.

Müşterilerimizden bize, özel bir ataşman talebi geldiğinde bunu hızlı bir şekilde projelendiriyoruz. Mühendislik bilgimizin ve tecrübemizin ışığında burada alışılagelmişin ve standart kalıpların dışına kolaylıkla çıkabiliyoruz. Projenin sonunda ortaya çıkan ürünümüzün karşısına geçip çalışmasını izlemek bize büyük bir haz veriyor.

Ürünlerinizi tercih edilir kılan sebepler nelerdir?

Daha önce de belirttiğim üzere en büyük gücümüz, mühendislik bilgimiz ve tecrübeli kadromuzdur. 10 yılı aşkın süredir birlikte çalıştığımız çok sayıda personelimiz var. Ekibimiz işinin ehli, bilgili ve tecrübeli kişilerden oluşuyor. Hep birlikte bir çekirdek aile gibi çalışarak işimize sahip çıkıyoruz. Gerek Ar-Ge gerekse mevcut ürünlerimizi geliştirme çalışmalarımızı büyük bir hassasiyetle ve kesintisiz olarak sürdürüyoruz. Yeni teknolojileri ve küresel rakiplerimizi yakından takip ediyoruz.

“KULLANDIĞIMIZ HAMMADDE VE MALZEMELERİN KALİTESİ KONUSUNDA ÇOK SEÇİCİYİZ”

Kullandığımız hammadde ve malzemelerin kalitesi konusunda çok seçiciyiz. Belirli tedarikçiler dışında sac kullanmıyoruz. Zaten aynı zamanda SSAB’nin Hardox Wearparts bayisiyiz. Ürünlerimizde en homojen sacları tercih ediyor ve çoğunlukla Hardox ile S355 J2N kullanıyoruz.

Piyasadakilerden %10-15 daha pahalı olan özel karışım gaz kullanıyoruz. Yine kullandığımız kaynak teli bile piyasanın en iyisidir. Malzeme giriş kalitesini yüksek tuttuğunuz zaman, çıkış kalitesi de yüksek oluyor.

Ürünlerimizin kalite kontrole de çok önem veriyoruz. Her bir ürünümüz için kalite izleme dokümanı oluşturuyoruz. Böylece gelen sacdan kesimine, kaynağından boyasına ve montaj sonrasına kadar tüm sürecin izlenebilir olmasını sağlıyoruz. Teslimata hazır hale gelen ürünlerimizi sevk etmeden önce, nakliye esnasında hasar görmemesi için özel olarak paketliyoruz. Hatta sadece bu iş için çalışan bir sevkiyat yöneticimiz var. Tüm bunların neticesinde hatalarımızı minimize ederek müşterimize sorunsuz ve kaliteli ürünler sunmayı amaçlıyoruz.

Bu hassasiyetimize rağmen teslim ettiğimiz ürünlerde sorunlar yaşanabiliyor. Böyle durumlarda ivedilikle sorunu çözüp, müşterimizin işinin aksamamasını sağlıyoruz. Ancak bununla yetinmeyip, aynı sorunu tekrar yaşamamak için problemin kaynağına iniyoruz. Kalite sistem mühendislerimiz hata tespit raporları tutuyor ve bunlarla ilgili çalışmalar yapıyoruz.Sorun malzemeden mi, üretimden mi yoksa kullanıcıdan mı kaynaklanıyor? Bunu bulana kadar araştırıyoruz. Böylece sürekli bir ürün geliştirme sağlarken hataları da minimize etmiş oluyoruz.

Biz bu sektörün en köklü firmalarından biriyiz. Müşterilerimize sadece ürün satmıyoruz; onlarla uzun vadeli bir iş ortaklığı yapıyoruz. Ürün sattığım müşterilerimizin birçoğu aynı zamanda dostumuz oluyor. Onlara iyi hizmet ettiğiniz, sorunlarını giderdiğiniz ve ürününüzün arkasında durduğunuz zaman dostluk otomatikman gelişiyor. Belli değerlerle üretim yapıyoruz ve belli değerlerle bunu sürdürüyoruz.

“AVRUPA’DAKİ MAKİNELERİN %90’INDA QUICK COUPLER BULUNUYOR”

Sizce Türkiye’de ataşman kullanımı ne ölçüde yaygın?

Gelişmiş Avrupa ülkelerinde makinelerin %90’ının üzerinde quick coupler (hızlı ataşman değiştirme) sistemi bulunuyor. Böylece çeşitli ataşmanlar kullanarak işleri daha kolay ve hızlı şekilde yapabiliyorlar. Bu oranın bizde henüz %30’lar mertebesinde olduğunu tahmin ediyoruz. Bizde de sahadaki uygulamaları görüldükçe yavaş yavaş yaygınlaşıyor. Makinelerde kova ve kırıcıdan başka ataşmanlar da kullanılıyor artık.

Türkiye, iş makineleri alanında birçok Avrupa ülkesinin önünde, çok önemli bir pazar. Ayrıca son derece güçlü ve know-how sahibi bir inşaat sektörümüz var. Bizdeki inşaat süreçleri Avrupa’dan daha hızlı yürüyor. Makinelerde ataşman kullanımını yaygınlaştırarak bunu daha da geliştirebiliriz.

Satışlarınız hangi bölgelerde yoğunlaşıyor?

Yurtiçinde birçok özel ve kamu kuruluşuna hizmet sağlıyoruz. İnşaat, madencilik, demiryolları, drenaj, derin kazı, yüksek erişim, geri dönüşüm, yıkım, malzeme elleçleme, vb. kullanım alanları ön plana çıkıyor. Bununla birlikte bugüne kadar 45’ten fazla ülkeye ihracat gerçekleştirdik. Bu aralar Avrupa ve Rusya ile ağırlıklı olarak çalışıyoruz. Afrika bizim için yeni bir pazar.

“GLOBAL ANLAMDA TÜRKİYE’NİN GÜVEN VERİCİ BİR MARKASI OLMAK İSTİYORUZ”

Hedefleriniz nedir?

Bizim temel hedefimiz, kaliteyle ve ürünün arkasında durarak bir dünya markası haline gelmektir. Global anlamda Türkiye’nin güven verici bir markası olmak istiyoruz. Avrupalı bir müşteri bizim ve Alman bir üreticinin ataşmanı alternatif olarak önüne geldiği zaman, bizi tercih etmesini sağlamak istiyoruz.

Bu konuda bir anımı paylaşmak isterim. Bir gün yurtdışında katıldığımız bir fuardaki standımızda yeni geliştirdiğimiz kırıcı kovamızı sergiliyorduk. İki yabancının ürünümüz için “Türkler bunu nasıl yapmışlar” dediğini duydum. Bunun bana sağladığı mutluluk ve gururu size kelimelerle ifade edemem. Paranın sağlayamayacağı bir haz bu. Bu vesileyle birşeyi tekrar belirtmek istiyorum. Bu toprakların mühendislerine güvenin.

Ürün yelpazenizde hangi ürünler ön plana çıkıyor?

17 yıldır üretimin içindeyiz ve bugün 250’den fazla ataşman üretiyoruz. Ancak bunu sadece ataşman üretimi olarak değerlendirmek doğru olmaz. Toptan çözüm sağladığımız bazı uygulama alanları var. Uzun bom ve arm konfigürasyonları gerektiren yıkım, uzun erişim ve derin kazı çalışmaları bunun başında geliyor.

“STANDART BİR EKSKAVATÖRÜ BİR YIKIM VEYA DERİN KAZI MAKİNESİNE DÖNÜŞTÜREBİLİYORUZ”

Standart bir ekskavatörü, şasi silindirinden en ucuna kadar yenileyerek bir yıkım veya derin kazı makinesine dönüştürebiliyoruz. Uzun bom arm işi bizim en iddialı olduğumuz alanlardan biridir. Bugüne kadar farklı amaçlar için yüzlerce uzun bom arm uygulaması yaptık.

Örneğin, Zonguldak Filyos Limanı için ürettiğimiz 36 metre erişimli makinemiz 3 yıl çalıştı. Oradaki işi bitti ve yeni projeler için hazır bir şekilde hala sapa sağlam duruyor.

Maalesef bir depremler ülkesiyiz. Son olarak İzmir depreminde bunun acılarını yaşadık. Kentsel dönüşüm bir zorunluluk haline geldi. Dolayısıyla yıkım işlerinin önümüzdeki yıllarda artacağını öngörüyoruz.

Biz yıkım makinelerinin sadece bom ve armını değil, ucunda kullanılan pulverizer ve kırıcılarını da üretiyoruz. Pulverizer hem betonu kırıyor hem de içindeki inşaat demirlerini kesiyor. Tek veya çift pimli farklı tasarımlara sahip pulverizerlerimiz var.

Mini ekskavatörlerden 50 tona kadar her türlü makine için 2004’ten bu yana kırıcı üretiyoruz. Kırıcılarımız fiyat/performans anlamında oldukça başarılı. 2021 yılında 40’tan fazla kırıcı satışı hedefliyoruz.

Yıkım ataşmanlarından bahsetmişken, sert zeminlerde sökü yaparken kırıcıların 3 saatte yapacağı işi 15 dakikada yapabilen, kaya bom arm uygulamamızdan bahsetmek isterim. Türkiye’de pek bilinmiyor ancak her türlü ekskavatöre yapılabilen çok verimli ve ekonomi sağlayan bir uygulamadır.

“MAKİNEDE VERİMLİLİK KOVADA BAŞLAR, OPERATÖRDE BİTER”

Kova bizim bu işteki ilk göz ağrımız ve bu alanda da çok iddialıyız. Bir makinede verimlilik kovada başlar, operatörde biter. Bugün dünya üzerinde kullanılan ve bizim üretemeyeceğimiz bir kova bulunmuyor. Mini ekskavatörlerden devasa shovellere kadar her türlü ekskavatör, yükleyici ve dozer için kova üretiyoruz. Genel amaçlı, kaya tipi, trapez, zemin sıkılaştırma, shovel, dragline, push blade, kırıcı, elek kova, vb.

Bugün üretmekte olduğumuz beşinci nesil genel amaçlı kovalarımız malzemeye çok kolay dalıyor ve yüksek bir doldurma oranı sağlıyor. Böylece işin hızı ve verimliliği artarken makinenin ton başına yakıt sarfiyatı azalmış oluyor.

Büyük ölçekli madenlerde ve dekapaj çalışmalarında kullanılan shoveller için aşınmaya dayanıklı devasa kovalar, dragline kovaları (çekme kova), yeraltı madenlerinde kullanılan side dump kovalar üretiyoruz. Ürettiğimiz dragline kovalardan birisi, 2019 yılındaki Bauma Fuarı’nda büyük bir üretici tarafından Galen markasıyla sergilendi. Bu ürünü ihraç ettiğimiz Almanya’daki müşterilerimiz memnun kaldıkları için siparişlerini arttırıyorlar. Bu kovalarda sıkça yaşanan hızlı aşınma ve kırılma sorunlarını kendi özgün tasarımımızla çözdük. Yüksek kapasite, uzun kullanım ömrü ve ekonomi sağladık. Aynı şekilde Gürcistan ve Ukrayna’daki madenlere büyük ölçekli shovel kova ihracatları gerçekleştirdik. Yeni siparişler de alıyoruz.

“KIRICI VE ELEK KOVALARIMIZ ALTYAPI ÇALIŞMALARININ VAZGEÇİLMEZİ OLACAK”

Türkiye’de sadece bizim ürettiğimiz ve malzemelerin olduğu yerde kırılıp elenerek değerlendirilebilmesini sağlayan konkasörlü kırıcı kovalarımız (bucket crusher), darbeli elek kovalarımız (screen bucket) ve silindirlerin giremediği alanlarda kullanılan zemin sıkılaştırma kovalarımız (vibro slope) altyapı çalışmalarının vazgeçilmezi haline geliyor. Bu alanda dünya genelinde de sayılı üretici var. Yurtdışına yoğun olarak ihraç ettiğimiz bu ürünlere artık yurtiçinden de talep alıyoruz. Örneğin Suudi Arabistan’da çalışan büyük bir müşterimiz, İspanyol rakibimiz yerine bizi tercih ederek 8 adet satın aldı. Firmanın şantiye şefi bizi tercih etmelerinde hem fiyat hem de kalitenin etkili olduğu belirtti.

Avrupa'da son derece yaygın olan demiryollarının ülkemizde de geliştiğini izliyoruz. Bunun daha da gelişeceğine inandığımız için bu alanda da ürün hattımızı geliştiriyoruz. Makinelerin, araçların ve kamyonların demiryolu üzerinde yürütülebilmesini sağlayan demiryolu ataşmanları üretiyoruz. Ayrıca travers yerleştirme, demiryolu temizleme ve ray kesme ataşmanlarımız da var. Amerika’ya da kısa süre önce tren rayı kesme ataşmanı ihraç ettik.

Bir diğer uzmanlık alanımız hurda, kâğıt, toprak, vb. malzeme elleçlemede kullanılan polip (grapple) ve çift çeneli kova (clamshell) ataşmanlarıdır. Bu alanda da tamamen kendi tasarımımız olan ve son derece hassas şekilde çalışan ataşmanlar üretiyoruz. Son olarak yurtdışına su altında çalışan mekanik bir clamshell sattık. Mühendislik sırrı bizde olan ve her alanda kullanılabilen bu sistem, dolunca kendiliğinden kapanıyor. Deniz altında hidrolik sistemlerin kullanımı pek verimli olmuyor.